26 Aralık 2021 Pazar

KUZEYİN (SİNOP) TÜRKÜSÜ

 


Soğuksu başına yağan kar idim

Haziran gelince ancak eridim

Sahillerde neşe ile yürüdüm

Yurdun en kuzeyi yerimdir benim

Rüzgarını çeken serimdir benim

 

Uzandım denize incedir belim

Eksilmez başımdan eser hep yelim

Dillere destandır bu yılki selim

Yurdun en kuzeyi yerimdir benim

Sevdalara düçar serimdir benim

 

Pirinç ile hamsi kestane kebap

Ömürde bir kere görmesi sevap

Diyojen’de ‘gölge etme’dir cevap

Yurdun en kuzeyi yerimdir benim

Sefasını süren serimdir benim

 

Suyum tertemizdir hırçın denizim

Yeşilden sarıya döner benizim

Karayelde yosun kokar benizim

Yurdun en kuzeyi yerimdir benim

Cefasını çeken serimdir benim

 

Üç beş kelam ile tanısın herkes

Mutludur insanım artıyor nefes

Yolun sonundayım işte bu adres

Yurdun en kuzeyi yerimdir benim

Kara sevda çeken serimdir benim

 

26/12/2021

Cemil UYGUN

23 Aralık 2021 Perşembe

KARIN İÇİNDEN BİR DEMET ÇİÇEK

 




Günlerden çarşamba
En uzun gecenin sabahı
Akşam yağan kar parlıyor
Tepeden gülücük dağıtan güneşle
Dereden tepeye bir yürüyüş
Biraz çamur biraz da kar
Karların içinden arada bir
Boynunu uzatmış çiçek çıkar
Soğuğa rağmen hayatta kalmış
Ben buradayım diye israr
Bir iki derken oldu bir demet
Çeşitli renkler geldi bir araya
Bağladım belini bulduğum sazla
Günün hediyesi oldu eşime
Bulunmaz bir güzellik bir zarif demet
Dedim, "bugünlük bununla idare et"
Engel olamaz kar yağmur çamur
Küçük bir hareket eder gönülleri mamur
Meydan okumuş bu çiçekler
Karın soğuğuna
Biraz solgun olsa da benizleri
Silinmemiş hayat izleri
Kolaydır bahane bulmak
Yarına karamsar olmak
Kara direnen çiçekler gibi
Kolay değildir ayakta kalmak
Yeter ki gönüllere yağmasın kar
Mutlu olmak için ne çok sebep var

22/12/2021
Ordu /Çamaş
Cemil UYGUN

17 Aralık 2021 Cuma

MİLİS ÜSTEĞMEN KARA FATMA

 

 

Mahi’dir nüfusta kayıtlı adı

Lakap Kara Fatma milis üsteğmen

Erzurum doğumlu Erden soyadı

Lakap Kara Fatma milis üsteğmen

 

Subaydı mesleği eşi Ahmet’in

Şehadet haberi başı zahmetin

Böylece açıldı yolu hizmetin

Lakap Kara Fatma milis üsteğmen

 

Mustafa Kemal’i Sivas’ta buldu

Gözü kara diye lakabı aldı

Büyük bir çeteye komutan oldu

Lakap Kara Fatma milis üsteğmen

 

Savunma amaçlı çeteler ile

Saymakla biter mi çekilen çile

Hepsini anlatmak zor gelir dile

Lakap Kara Fatma milis üsteğmen

 

Büyük bir birlikle çete peşinde

Hiç rahat görmedi onca yaşında

İz kalmıştır ondan vatan taşında

Lakap Kara Fatma milis üsteğmen

 

Boyundan büyüktü ondan cesaret

Hiçbir yerde kabul etmez esaret

Aldığı yaralar oldu kefaret

Lakap Kara Fatma milis üsteğmen

 

Gazi’den hediye gümüş tabaka

Elinde ne varsa verdi sadaka

Sıkıntı içinde yıkık baraka

Lakap Kara Fatma milis üsteğmen

 

Unutuldu işte büyük kahraman

Yoksulluk içinde bıraktı zaman

Kanun ile maaş bağlandı son an

Lakap Kara Fatma milis üsteğmen

 

İki temmuz günü elli beş yılı

Tükendi nefesi kalan sayılı

Büyük bir kahraman göçtü hasılı

Lakap Kara Fatma milis üsteğmen

 

Kulaksız mezarlık ebedi durak

Göç eden ruhlara fatiha gerek

Çektiği dertlere dayanmaz yürek

Lakap Kara Fatma milis üsteğmen

 

17/12/2021

Cemil UYGUN

SÜRGÜNDEN KURTULAN KARAKOÇ'UN ARDINDAN


Dokuzyüz otuzüç doğduğu yıldır
Karakoç soyadlı Ahmet Sezai
Kendini sürgünde addeden kuldur
Karakoç soyadlı Ahmet Sezai

Ergani doğumlu yazar özgeçmiş
Kendine ne kadar vazife seçmiş
Bir dönem Diriliş Partisi açmış
Karakoç soyadlı Ahmet Sezai

Ankara Siyasal bölüm Maliye
Onu yazmak için uymaz kafiye
Maziden hatıra kaldı atiye
Karakoç soyadlı Ahmet Sezai

Memurluk yanında şair ve yazar
Siyaset yolunda değmiştir nazar
Bugün son durağı oldu bak mezar
Karakoç soyadlı Ahmet Sezai

Dünya dedikleri bak böyle yalan
Onca yıldan geri bir anı kalan
Yayın dünyasına acıyı salan
Karakoç soyadlı Ahmet Sezai

Sürgünden kurtulan Üstad’a selam
Onu anlatmaya yeter mi kelam
Ruhuna Fatiha benden vesselam
Karakoç soyadlı Ahmet Sezai

17/11/2021
Cemil UYGUN

11 Kasım 2021 Perşembe

SOLMA GÜLÜM

 

 

Solmayan gülümsün güzel bahçemde

Dolunay gibisin kara gecemde

Anlatamam seni birkaç hecemde

Gönlüme sultansın hiç solma gülüm

 

Su gibi akarken günler geceler

Ardımızdan gıpta eder niceler

Şiir olur aşkla bende heceler

Gönlüme sultansın hiç solma gülüm

 

Dere tepe nedir zor olmaz bize

Bazen nazar değer geliriz göze

Yer yoktur aslında fazlaca söze

Gönlüme sultansın hiç solma gülüm

 

Uçurduk yuvadan yavru kuşları

Birlikte görelim nice kışları

Yormaz bizi günün zorlu işleri

Gönlüme sultansın hiç solma gülüm

 

Yalnız bir akşamda bak geldim dile

Selam olsun benden o nazlı güle

Vız gelir seninle çekilen çile

Gönlüme sultansın hiç solma gülüm

 

11/11/2021

Cemil UYGUN

6 Kasım 2021 Cumartesi

DENİZDEN BAKTIM SİNOP’A

 

 

Sonbahar mevsimi bir hafta sonu

Denize açılıp baktım Sinop’a

Etrafta renklerin onlarca tonu

Denize açılıp baktım Sinop’a

 

Gazi Beyin taşı gemiye benzer

Av atmak üzere avcılar gezer

Martılar alçaktan bizleri süzer

Denize açılıp baktım Sinop’a

 

Pırıl pırıl sular parlayıp durur

Tertemiz şekilde kendini korur

Öğleden sonranın güneşi vurur

Denize açılıp baktım Sinop’a

 

Uzaktan bakınca mağrur haliyle

Gün doğusu selam verir yeliyle

Anlatır huzuru gönül diliyle

Denize açılıp baktım Sinop’a

 

Mezgitin hasıyla döndük limana

Doğruyu yazarım yer yok yalana

Her haliyle huzur verir bakana

Denize açılıp baktım Sinop’a

 

Üç beş kelam ile güzel bir anı

Şiir yazmak için özel her yanı

Cemil der ki bugün gazel zamanı

Denize açılıp baktım Sinop’a

 

06/11/2021

Cemil UYGUN

4 Kasım 2021 Perşembe

BEN ÖĞRETİRİM

 


Öğretirim bilgileri

Çekerim hep ilgileri

Çöpe atın silgileri

Doğruları öğretirim

 

Minik eller emanettir

Gönlümdeki saf niyettir

Özüm doğru sözüm nettir

İnsanlığı öğretirim

 

Harfler ile başlar sefer

Genç beyinler olur defter

Öğrenciler sanki nefer

Edep erkan öğretirim

 

Karanlığa bir ışığım

Yeniliğe hep açığım

Bu sevdaya tek aşığım

Hayat boyu öğretirim

 

Eserim var her bir yerde

Bazen çare olur derde

Boşa gitmez emek ferde

Erinmeden öğretirim

 

Yanlışlara kor olurum

Gece gündüz sorulurum

Zaman gelir yorulurum

İşim budur öğretirim

 

Görevimdir emek vermek

Gerçekleri öne sermek

Fidanlardan meyve dermek

Damla damla öğretirim

 

Elde kalem doğru yazan

Hain tuzak görüp bozan

Cemil gibi kimi ozan

Fedakarca öğretirim

 

28/10/2021

Cemil UYGUN

26 Ekim 2021 Salı

ŞEMS-İ TEBRİZİ

 
Doğum yeri Tebriz Azeri Türk’ü
Üstüne giymezdi pahalı kürkü
Şems Suresi ile çıktı bu farkı
Mevlana Muhammed Şems-i Tebrîzî

Arayış içinde geçti yılları
Uzak iken yakın etti yolları
Mevlana’yı bulup sardı kolları
Mevlana Muhammed Şems-i Tebrîzî

Buluştu Konya’da hasret gönüller
Dikensiz olur mu goncada güller
Kıskanmakta haklı onu bülbüller
Mevlana Muhammed Şems-i Tebrîzî

Karşılıklı irşadla seneler geçer
Alim Mevlana’ya bir kapı açar
Sırrını bilmeyen etrafta naçar
Mevlana Muhammed Şems-i Tebrîzî

Sivri dilli hali tepki çekerdi
Bu durumda bile hep dersler verdi
Bilinmez hikmeti ortaya serdi
Mevlana Muhammed Şems-i Tebrîzî

Kayboldu bir süre diyarlar gezdi
Mevlana’sı onun kaybını sezdi
Bulunmamak için her yere sızdı
Mevlana Muhammed Şems-i Tebrîzî

Altı aylık süre eş oldu Kimya
Kimya’nın ardından dar geldi dünya
Yaralı gönlünü kim eder ihya
Mevlana Muhammed Şems-i Tebrîzî

Yatsı namazında Şems’i okurken
Bıçak darbeleri düşürdü erken
Mutlu oldu canı feda ederken
Mevlana Muhammed Şems-i Tebrîzî

Kuyuya atıldı cansız bedeni
Nasıl bir tecelli meçhul nedeni
Mevlana uğurlar sessiz gideni
Mevlana Muhammed Şems-i Tebrîzî

Tepenin başından bakar Konya’ya
Mevlana’yla mesaj bütün dünyaya
Aşk içinde daldı sonsuz hülyaya
Mevlana Muhammed Şems-i Tebrîzî

22/10/2021
Cemil UYGUN

15 Ekim 2021 Cuma

HÜKÜMSÜZ VEFA

 

Bağlıydı gönüller görülmez bağla
Kaybettik vefayı hükümsüz artık
Bir örümcek gelip gizledi ağla
Kaybettik vefayı hükümsüz artık
Bir selamın bile hatırı çoktu
Ayrımcılık diye mesele yoktu
Bu yanlış duyguyu kim gelip soktu
Kaybettik vefayı hükümsüz artık
Gözü yaşlı olan kenarda kaldı
Her yerde başrolü menfaat aldı
Kapı açık kalıp hırsız mı çaldı
Kaybettik vefayı hükümsüz artık
Büyüktü kıymeti güzel değerdi
Herkes birbirini candan severdi
Sonunda adını bir semte verdi
Kaybettik vefayı hükümsüz artık
Gel desek geriye döner mi vefa
Gönüllerde yine yanar mı vefa
Her şeye nankörlük hüner mi vefa
Kaybettik vefayı hükümsüz artık
Sitemle yazıyor bunları Cemil
Mevla’dan verilen değeri hamil
Giderek azalır insanı kamil
Kaybettik vefayı hükümsüz artık
15/10/2021
Cemil UYGUN

19 Eylül 2021 Pazar

İMAM GÖLÜ(*)

 

 

Yenimahalle altı bu gölün yeri

İmam Gölü diye biliyor herkes

Yağmurda görmekten kalmadım geri

İmam Gölü diye biliyor herkes

 

Yağmurlu bir günde indim dereye

Ayrı bir güzellik katmış yöreye

Bir tabip misali gönlü yareye

İmam Gölü diye biliyor herkes

 

Yüksekten akarken azgındır suyu

Genişçe göl olmuş sanki bir kuyu

Her gün böyle hırçın olmuyor huyu

İmam Gölü diye biliyor herkes

 

Gökkuşağı renkli balıklar vardı

Kimine çok geniş kimine dardı

Kara balık diye bir çeşit sardı

İmam Gölü diye biliyor herkes

 

Yanına inmesi biraz eziyet

İnilmez yokuştan kötü vaziyet

Bendeki bu sevda ayrı meziyet

İmam Gölü diye biliyor herkes

 

Cemil’in dilinden güzellik ilan

Sözümde bulunmaz en ufak yalan

Çektiğim fotoğraf geride kalan

İmam Gölü diye biliyor herkes


17/09/2021

Cemil UYGUN

 

(*) Bu göl, Ordu ili, Çamaş İlçesi, Yenimahalle altından akmakta olan ırmaktadır.

8 Eylül 2021 Çarşamba

EYLÜLDE SİNOP KARAKUM



Bir başkadır sonbaharda

Karakum’da deniz keyfi

Sezon bitmez bu diyarda

Karakum’da deniz keyfi

 

Serin olur billur suyu

Bazen hırçın olur huyu

Herkes bilmez bu coşkuyu

Karakum’da deniz keyfi

 

Tenha olur sabah akşam

Kendine has burda yaşam

Resmedilir bu ihtişam

Karakum’da deniz keyfi

 

Gün batımı ayrı güzel

Parlar güneş suya özel

Dökülürken şimdi gazel

Karakum’da deniz keyfi

 

Bir tarafta balık tutan

Umutlara olta atan

Elde kitap kumda yatan

Karakum’da deniz keyfi

 

Derdi olan deva bulur

Hasta olan şifa bulur

Mutsuz olan mutlu olur

Karakum’da deniz keyfi

 

Dile geldi yine Cemil

Güzelliğe oldu dahil

Her yerine olur kefil

Karakum’da deniz keyfi

 

Sinop-Karakum 07/09/2021

Cemil UYGUN

21 Ağustos 2021 Cumartesi

BİR NOKTALIK FARK (Rahmetin Zahmeti (1))

 

 

İncitmeden yağan yağmur

Her tarafı etti çamur

Herkes şaşkın beyin dumur

Rahmet diye zahmet geldi

 

Dev dalgalar oluverdi

Ne bulduysa alıverdi

Onca canı çalıverdi

Görülmemiş afet geldi

 

Ağaçları alıp gitti

Evleri de çalıp gitti

Derin acı salıp gitti

Yardım için heyet geldi

 

Çamur olan umutlara

Yağmur yüklü bulutlara

Canlar ile konutlara

Hak katından ayet (2) geldi

 

Tütmez oldu tüten ocak

Perişandır birçok bucak

Kayıplara ne olacak

Çile yüklü rahmet geldi

 

Sarılsa da kanar yara

İmarına yetmez para

Bu bölgenin bahtı kara

Tomruklarla ceset geldi

 

Dindiremem göz yaşını

Söndüremem ateşini

Göstermesin Hak eşini

Akla gelmez afet geldi

Teselliye ayet (2)  geldi

 

(1) Arapça yazı ile rahmet ve zahmet kelimesi arasında sadece bir nokta farkı vardır. Rahmet (رحمت) kelimesi yağmur anlamına geldiği gibi Allah’ın acıması, bağışlaması ve yardımı anlamına gelmektedir. Bir nokta eklenerek yazılan zahmet (زحمت) kelimesi ise yorgunluk, sıkıntı, güçlük ve eziyet anlamlarına gelmektedir.

(2) Bakara Suresi 155; “Andolsun ki sizi biraz korku ve açlıkla; mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltmekle sınayacağız. Sabredenleri müjdele!”  

  

21/08/2021

Cemil UYGUN